Mezunlardan yargıya çağrı
Mezun nöbetinde bir araya gelen Boğaziçililer, direnişin önemli bir parçası olan hukuki mücadeleyi hatırlatarak, “Akademisyenlerin açtığı davaların hızla değerlendirilmesi her geçen gün karşımıza çıkan yeni sorunların önlenebilmesi açısından son derece önemlidir” diye konuştu.
Boğaziçi Üniversitesi direnişini genişletmek ve akademisyenlerle öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla her pazar çevrimiçi nöbetle bir araya gelen Boğaziçi mezunları ondokuzuncu buluşmalarında, Boğaziçi direnişinin önemli bir parçası olan hukuki mücadeleye kamuoyunun dikkatini bir kez daha çekmek istediklerini duyurdu.
Boğaziçi direnişini, özgür ve özerk üniversite talebi çerçevesinde hukuk mücadelesiyle de pekiştiren akademisyenlerin Danıştay’a, çeşitli idari mahkemelere ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı 10 başvuru bulunduğunu hatırlatan mezunlar, “Beklentimiz, şubat ayından bu yana açılan bu davaların daha fazla vakit kaybetmeden ele alınması ve hayata geçirilen hukuka aykırı tüm işlemlerin iptal edilmesidir. Konunun hızla değerlendirilmesi her geçen gün karşımıza çıkan yeni sorunların önlenebilmesi açısından son derece önemlidir” diye konuştu.
Açıklamalarında Boğaziçi Üniversitesi’nde geçen hafta yapılan iki ayrı mezuniyet törenine de değinen Boğaziçililer, okulda öğrenci ve akademisyenlerin yüzüne bakamayanların, çevrimiçi düzenlenen törende binlerce kişi tarafından protesto edildiğini vurgulayarak, öğrencilerin organize ettiği Alternatif Mezuniyet Töreni’nin bu atanmış yönetime karşı güçlü bir haykırış olduğunu belirtti.
İdari kadroya “Ancak canlı yayından izleyebildiğiniz törendeki neşe ve direnç karşısında ne hissediyorsunuz? İstenmediğiniz bir üniversitede, koltukları işgal ederek nasıl yaşamayı düşünüyorsunuz?” diye seslenen mezunlar , “Törene katılan tüm paydaşların coşkusu, verdiğimiz mücadelenin güzelliğini ve değerini herkese bir kez daha hatırlatırken, umarız bu görüntüler sizlere dert olur; utanma duygunuzu biraz olsun tetikler, vicdan muhasebenizi yapmanıza, haysiyetinizi nasıl koruyabileceğinizi düşünmenize yol açar” ifadesini kullandı.
Boğaziçi direnişinin geçen hafta bir başka ilke daha vesile olduğunu hatırlatan mezunlar, üniversitenin resmi websitesinin bir “vekâlet” yönetimi altında bulunması nedeniyle gasp edilen ilke ve değerleri yansıtmak amacıyla akademsiyenlerin seslerini duyuracak yeni bir platform açtığını, bir “hafıza merkezi” oluşturduğunu duyurdu. “Normal koşullarda karşılaşmayacağımız bu girişimlerin müsebbibi, üniversitemizi sekiz aydır rehin alan anlayıştır” diyen mezunlar, “Tüm baskılara, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, susturulamayan sesimiz, dizginlenemeyen enerjimiz ve irademiz akacak, haykıracak farklı mecralar, farklı yöntemler keşfediyor” diye konuştu.
“Her tür oyuna ve baskıya rağmen biz Boğaziçililer itirazımızı tüm ülkeye duyurmayı, taleplerimizi, okulumuza verilen hasarları, kadrolaşma gayretlerini yılmadan dile getirmeyi başarıyor, usulsüz uygulamalara karşı mücadelemizi sürdürüyoruz” diyen nezunlar, akademisyenlerin güven oyu verdiği 17 adaydan hiçbirinin sahip olmadığı, sadece Naci İnci’de bulunan özelliğin ne olduğunu sormaya devam edeceklerini belirtti.