Mezun Nöbetleri Basın Bülteni – 22 Ağustos 2021

“Bu düzeni ancak mücadeleyle değiştirebiliriz

Mezun nöbetinde bir araya gelen Boğaziçililer, üniversitelerine rektör atanan Naci İnci’yi kabul etmediklerini  belirterek, özgür ve özerk  üniversite idealini destekleyen herkesi, hukuksuz uygulamalara, senato gaspına, keyfi yönetime karşı gelebilmek, doğru siyaseti üretebilmek için mücadelelerine katılmaya çağırdı.

Boğaziçi Üniversitesi direnişini genişletmek ve akademisyenlerle öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla her pazar çevrimiçi nöbetle bir araya gelen Boğaziçi mezunları, onaltıncı buluşmalarında Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne yine bir geceyarısı kararnamesi ile atanan Naci İnci’ye seslendi. 

Üniversitede görev yapan 746 akademisyenin yüzde 82’sinin katıldığı güven oylamasında, Naci İnci’nin adaylığına yüzde 95 oranında karşı çıkıldığını hatırlatan mezunlar, öğrencilerin, çalışanların ve mezunların katıldığı ayrı bir oylamada da benzer bir sonuçla İnci’nin en yüksek ret oyu alan isim olduğunu vurguladı.

Naci İnci’ye “İçinde yaşadığınız topluluğun ruhuna, değerlerine aykırı davrandığınız, taleplerine duyarsız kaldığınız ve çok açık bir şekilde istenmediğiniz bir ortamda nasıl görev yapmayı düşünüyorsunuz?” diye soran mezunlar, “Bilmenizi isteriz ki o koltukta oturduğunuz sürece sizin dünyanız küçülecek bizim mücadelemiz ise büyüyerek devam edecek”şeklinde konuştu.   

Direnişlerinin asıl şimdi başladığını belirten Boğaziçi mezunları, özgür ve özerk  üniversite idealini destekleyen herkesi mücadelelerine katılmaya, hukuksuz uygulamalara, senato gaspına, keyfi yönetime karşı gelebilmek, doğru siyaseti üretebilmek için gayret ve cesaret göstermeye çağırdı. 

“Unutmayalım, bu düzeni ancak yılmadan, yorulmadan, gücümüzü hiç kaybetmeden, hep beraber mücadele ederek ve sesimizi daima çoğaltarak değiştirebiliriz” diye konuşan mezunlar, “Tüm Boğaziçi bileşenleri olarak biz hep aynı yerdeyiz: Üniversitemize kayyum atanan Naci İnci’yi tanımıyor, bize dayatılan bu hukuksuzluğa karşı daha da güçlü duracağımızı, mücadeleden asla vazgeçmeyeceğimizi kamuoyuna bir kez daha duyuruyoruz” açıklamasında bulundu.  

Mezun Nöbetleri – 22 Ağustos 2021

Bugün 22 Ağustos  2021 Pazar. Boğaziçi direnişini genişletmek, akademisyenlerin ve öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla bir araya geldiğimiz onaltıncı nöbetimiz.

Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne, üniversitede görev yapan 746 akademisyenin yüzde 82’sinin katıldığı güven oylamasında, adaylığına yüzde 95 oranında karşı çıkılan Naci İnci atandı. Benzer bir sonuç, öğrencilerin, çalışanların ve mezunların katıldığı ayrı bir oylamada da çıkmış, Naci İnci en yüksek ret oyu alan isim olmuştu.

Şimdi Naci İnci’ye sormak istiyoruz:

İçinde yaşadığınız topluluğun ruhuna, değerlerine aykırı davrandığınız, taleplerine duyarsız kaldığınız ve çok açık bir şekilde istenmediğiniz bir ortamda nasıl görev yapmayı düşünüyorsunuz?

Koltuk ısrarınız yüzünden, sizi de var eden, ülkenin en değerli kurumlarından birine, üniversitemize büyük zarar verdiğinizi neden görmek istemiyorsunuz?

Bilmenizi isteriz ki o koltukta oturduğunuz sürece sizin dünyanız küçülecek bizim mücadelemiz ise  büyüyerek devam edecek.

Direnişimiz asıl şimdi başlıyor.

Ülkemizde özgür ve özerk  üniversite idealini destekleyen herkesi mücadelemize katılmaya, gençlerimizin geleceği için bizimle birlikte üniversitemize sahip çıkmaya çağırıyor; hukuksuz uygulamalara, senato gaspına, keyfi yönetime karşı gelebilmek, doğru siyaseti üretebilmek için gayret ve cesaret talep ediyoruz.

Unutmayalım, bu düzeni ancak yılmadan, yorulmadan, gücümüzü hiç kaybetmeden, hep beraber mücadele ederek ve sesimizi daima çoğaltarak değiştirebiliriz.  

Tüm Boğaziçi bileşenleri olarak biz hep aynı yerdeyiz:

Üniversitemize bir geceyarısı kararnamesi ile kayyum atanan Naci İnci’yi tanımıyor, bize dayatılan bu hukuksuzluğa karşı daha da güçlü duracağımızı, mücadeleden asla vazgeçmeyeceğimizi kamuoyuna bir kez daha duyuruyoruz.

Kabul Etmiyoruz. Vazgeçmiyoruz.

Mezun Nöbetleri Basın Bülteni – 15 Ağustos 2021

“Güven oyu alamayanlar adaylıktan çekilmeli”

Mezun nöbetinde bir araya gelen Boğaziçililer, Melih Bulu döneminde yardımcılığa talip olanların üniversiteye hasar vermeye devam ettiğine dikkat çekerek, rektör adayı belirleme oylamasında akademisyenlerden güven oyu alamayan Naci İnci ve Gürkan Kumbaroğlu’nun adaylıktan çekilmelerini talep ettiler.

Boğaziçi Üniversitesi direnişini genişletmek ve akademisyenlerle öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla her pazar çevrimiçi nöbetle bir araya gelen Boğaziçi mezunları onbeşinci  buluşmalarında, Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinden güven oyu alan 17 rektör adayını koşulsuz desteklediklerini belirterek, aynı oylamada rektör adaylıkları reddedilen Naci İnci ve Gürkan Kumbaroğlu’nun adaylıktan çekilmelerini talep ettiler.

Yaptıkları basın açıklamasında, Melih Bulu’nun görevden alınmasına rağmen, kuruma verilen hasarların devam ettiğini, okulun hala polis ablukasında olduğunu, kampüste kolluk yoğunluğunun sürdüğünü hatırlatan mezunlar, hukuksuzca bir gecede açılan fakültelere, yine hukuksuzca, ÜYK kararı olmaksızın personel alımı yapıldığını, bununla yetinilmeyip kişiye özel personel alım ilanları hazırlandığını belirtti. 

“Üniversite senatosu işlevsizleştirilmeye, hukuksuz üye atamalarıyla ele geçirilmeye, her iki üst kurul üyeleri yıldırılmaya çalışılıyor; sözleşmeleri hukuksuzca ve keyfi bir biçimde iptal edilen akademisyenler, hakkını mahkemede arıyor” diyen mezunlar ulusal ve uluslararası akademik camiada ciddi tepkilere yol açan, kamu vicdanını yaralayan atama ve kararların geri alınmasını talep etti. 

“Boğaziçi camiasında yıllarca görev yapmış olsalar da, üniversitemizin, demokratik, çoğulcu, kapsayıcı ve özgürlükçü kurumsal kültürünü, işleyişini ve geleneğini asla içselleştirmedikleri icraatlarıyla sabit olan rektör vekili ve yardımcılarının ivedilikle istifa etmelerini istiyoruz” diye konuşan mezunlar, akademisyenlerin rektör adayı belirleme oylamasında ezici çoğunlukla güven oyu alamayan Naci İnci ve Gürkan Kumbaroğlu’ya da derhal adaylıktan çekilme çağrısında bulundu. 

Mezunlar ayrıca, şeffaf ve demokratik yollarla seçilmiş Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Fen Bilimleri Enstitüsü müdürlerinin bir an önce asaleten bu görevlere atanmalarını, bir gecede kurulan Hukuk Fakültesi’ne atanmış Selami Kuran’ın, görevlendirilmiş Muzaffer Eroğlu’nun ve usulsüzce ÜYK’ya seçilmiş Haluk Özener’in istifa etmelerini ve ders vermeleri engellenen Feyzi Erçin ve Can Candan ile ilgili kararların iptal edilmesini de talep ettiler. 

Mezun Nöbetleri – 15 Ağustos 2021

Bugün 15 Ağustos  2021 Pazar. Boğaziçi direnişini genişletmek, akademisyenlerin ve öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla bir araya geldiğimiz onbeşinci nöbetimiz.

Melih Bulu görevden alındı lakin okulumuzdaki yanlışlar sürüyor. Bulu döneminde yardımcılığa talip olanlar, bugün hala Boğaziçi’nde hasar üstüne hasar eklemeye devam ediyorlar. Okulumuz hala; polis ablukasında, kampüste kolluk yoğunluğu devam ediyor; hukuksuzca bir gecede açılan fakültelere, yine hukuksuzca, ÜYK kararı olmaksızın personel alımı yapılıyor; hatta bununla yetinilmeyip kişiye özel personel alım ilanları hazırlanıyor; üniversite senatosu işlevsizleştirilmeye, hukuksuz üye atamalarıyla ele geçirilmeye, her iki üst kurul üyeleri yıldırılmaya çalışılıyor; sözleşmeleri hukuksuzca ve keyfi bir biçimde iptal edilen akademisyenler, hakkını mahkemede arıyor. Onarılması güç hasarlar listesi uzadıkça uzuyor.

Biz mezunlar;

–                 Ulusal ve uluslararası akademik camiada ciddi tepkilere yol açan, kamu vicdanını yaralayan atama ve kararların geri alınmasını,

–                 Her ne kadar Boğaziçi camiasında yıllarca görev yapmış olsalar da, üniversitemizin, demokratik, çoğulcu, kapsayıcı ve özgürlükçü kurumsal kültürünü, işleyişini ve geleneğini asla içselleştirmedikleri icraatlarıyla sabit olan Rektör Vekili Naci İnci ve yardımcılarının ivedilikle istifa etmelerini,

–                 30 Temmuz’da akademisyenlerimizin yaptığı rektör adayı belirleme oylamasında ezici çoğunlukla güven oyu alamayan  Naci İnci ve Gürkan Kumbaroğlu’nun derhal adaylıktan çekilmelerini,

–                 Şeffaf ve demokratik yollarla seçilmiş Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Fen Bilimleri Enstitüsü müdürlerinin bir an önce asaleten bu görevlere atanmalarını,

–                 Bir gecede kurulan Hukuk Fakültesi’ne atanmış Selami Kuran’ın, görevlendirilmiş Muzaffer Eroğlu’nun ve usulsüzce ÜYK’ya seçilmiş Haluk Özener’in istifa etmelerini,

–                 Değerli akademisyenlerimiz, Feyzi Erçin’in ve Can Candan ile ilgili kararların derhal iptal edilmesini

talep ediyoruz ve güven oyu alan 17 rektör adayı akademisyenimizi koşulsuz destekliyoruz.

Tüm Boğaziçi camiası gibi, biz mezunlar da, ülkemizde yaşanan doğal afetlerden büyük üzüntü duyduğumuzu, yaşanan acılardan, kayıplardan mağdur olan tüm vatandaşlarımızın yanında ve destekçileri olduğumuzu tekrar belirtmek isteriz.

Güzel ülkemizde güzel yarınlar umudundan gayrısını #kabuletmiyoruzvazgeçmiyoruz

Mezun Nöbetleri Basın Bülteni – 8 Ağustos 2021

“Her mücadeleyi yan yana durarak kazanacağız”

Mezun nöbetinde bir araya gelen Boğaziçililer, ülkede yaşanan yangın ve sel felaketlerindeki dayanışma örneklerine değinerek,  ”Toplumsal muhalefet olarak verdiğimiz her mücadeleyi,  yan yana durarak, bize dayatılanları kabul etmeyerek ve direnişten vazgeçmeyerek kazanacağız” diye konuştu.

Boğaziçi Üniversitesi direnişini genişletmek ve akademisyenlerle öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla her pazar çevrimiçi nöbetle bir araya gelen Boğaziçi mezunları ondördüncü  buluşmalarında, Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olacak kişinin güvenoyu verdikleri 17 isim arasından seçilmesini asgari talepleri olarak duyuran akademisyenlere destek verdi.

Mezunlar yaptıkları açıklamada, akademisyenlerin güvensizlik oyu verdiği eski Rektör Melih Bulu’nun ekibinde görev almış Naci İnci ve Gürkan Kumbaroğlu’nun rektör adaylıklarına karşı çıkarak, “Atanmış eski yönetim tarafından göreve getirilen tüm yönetim kadrosunun istifasını talep ediyoruz” diye konuştu. 

Bu idari kadronun yetersizlikleri ve senato toplantılarında yaptıkları usulsüzlüklerle üniversitye zarar vermeye devam ettiğine dikkat çeken mezunlar son olarak Cinsel Tacizi Önleme Komisyonu’nun Ofis Koordinatörü Cemre Baytok’un  sudan bahanelerle işten çıkarıldığını hatırlattı. Okulun tanıtım haftasında akademisyenlerin,  hukuksuzca işten çıkarılan tüm üniversite çalışanları için rektörlük önünde oturma eylemlerini sürdürdüklerini belirten mezunlar, kampüsün yine polis ablukası altında, öğrencilerin ise güvenlikçi gözetiminde olduğunu vurguladı. 

Boğaziçi mezunları, ülkede ardarda yaşanan yangın ve sel felaketlerine de değinerek,  “Hayatını kaybeden tüm canlıların yasını tutuyoruz. Üzüntü ve çaresizlik içinde, yönetimin tercihlerine, yöneticilerin beceriksizliğine, kibrine ve düşmanlığına tanıklık ettiğimiz bu haftada,  umut veren  dev bir dayanışmanın her şeye rağmen inat ve ısrarla yeşermesini  de izledik” ifadesini kullandı. 

“Tüm zorluklara rağmen mücadelelerinde yılmayan görevlilere,  onlarla birlikte hortum tutan, malzeme dağıtan, kelebeğe su veren, kuzuları kucaklayan herkese, baskı ve şiddete boyun eğmeyen gazetecilere minnettarız”  diye konuşan mezunlar, “Türkiye’de her an, her alanda daha güçlü bir dayanışmanın doğuşuna şahit olduğumuz şu günlerde artık daha iyi biliyoruz ki, toplumsal muhalefet olarak verdiğimiz her mücadeleyi,  yan yana durarak, bize dayatılanları kabul etmeyerek ve direnişten vazgeçmeyerek kazanacağız” dedi. 

Mezun Nöbetleri – 8 Ağustos 2021

Bugün 8 Ağustos  2021 Pazar. Boğaziçi direnişini genişletmek, akademisyenlerin ve öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla bir araya geldiğimiz ondördüncü  nöbetimiz.

Zor bir haftayı geride bıraktık. Alev almış bir ülkede ardarda yaşanan yangın ve sel felaketlerinde hayatını kaybeden tüm canlıların yasını tutuyoruz.

Üzüntü ve çaresizlik içinde, yönetimin tercihlerine, yöneticilerin beceriksizliğine, kibrine ve düşmanlığına tanıklık ettiğimiz bu haftada,  umut veren  dev bir dayanışmanın her şeye rağmen inat ve ısrarla yeşermesini  de izledik.  Tüm zorluklara rağmen mücadelelerinde yılmayan görevlilere,  onlarla birlikte hortum tutan, malzeme dağıtan, kelebeğe su veren, kuzuları kucaklayan herkese, baskı ve şiddete boyun eğmeyen gazetecilere minnettarız.

Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne yapılacak atama için başvuruların tamamlandığı bu haftada akademisyenler, üniversite içinden aday olarak destekledikleri 17 profesörün ismini duyurdular ve   kamuoyuna çok net bir mesaj ilettiler:

Yeni ve çok daha kapsayıcı bir rektör belirleme yöntemi geliştirilene kadar, Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olacak kişinin bu 17 isim arasından seçilmesini asgari talepleri olarak duyuran akademisyenler, toplumun müşterek değeri olan özgür ve özerk  üniversite için tüm kesimleri  bu değeri korumaya ve geliştirmeye çağırdılar.

Bizler de akademisyenlerin güvensizlik oyu verdiği eski Rektör Melih Bulu’nun ekibinde görev almış Naci İnci ve Gürkan Kumbaroğlu’nun rektör adaylıklarını desteklemiyor, atanmış eski yönetim tarafından göreve getirilen tüm yönetim kadrosunun istifasını talep ediyoruz.

Yetersizlikleri ve senato toplantılarında yaptıkları usulsüzlüklerle üniversitemize zarar vermeye devam eden bu idari kadro, son olarak Cinsel Tacizi Önleme Komisyonu’nun Ofis Koordinatörü Cemre Baytok’un işine, sudan bahanelerle son verdi. Okulumuzun tanıtım haftasında akademisyenler,  hukuksuzca işten çıkarılan tüm üniversite çalışanları için rektörlük önünde oturma eylemlerini sürdürürken, kampüsümüz yine polis ablukası altında, öğrenciler ise güvenlikçi gözetimindeydi.

Türkiye’de her an, her alanda daha güçlü bir dayanışmanın doğuşuna şahit olduğumuz şu günlerde artık daha iyi biliyoruz ki, toplumsal muhalefet olarak verdiğimiz her mücadeleyi,  yan yana durarak, bize dayatılanları kabul etmeyerek ve direnişten vazgeçmeyerek kazanacağız.

Biz mezunlar, üniversitemizin kurumsal işleyişine zarar veren gayrimeşru tüm atamalar, uygulamalar sona erdirilene ve hukuka aykırı şekilde kurulan fakültelerle ilgili karar geri alınana kadar buradayız. Akademisyenlerin açtığı tüm davaların da, öğrencileri eğitim haklarından mahrum bırakan soruşturma ve yargılamaların da takipçisi olmaya devam ediyoruz.

Kabul Etmiyoruz. Vazgeçmiyoruz.

Mezun Nöbetleri Basın Bülteni – 1 Ağustos 2021

“Sorumlu davranma zamanı”

Mezun nöbetinde bir araya gelen Boğaziçililer, akademisyenlerin 17 rektör adayına güvenoyu vererek YÖK’e uzun bir liste sunduğuna dikkat çekti ve son yedi ayda yaşananların tekrarlanmaması için bundan sonra atılacak adımlar konusunda ilgili tüm kurumları sorumlu davranmaya çağırdı. 

Boğaziçi Üniversitesi direnişini genişletmek ve akademisyenlerle öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla her pazar çevrimiçi nöbetle bir araya gelen Boğaziçi mezunları onüçüncü buluşmalarında geçen hafta üniversitelerinde yaşanan rektör adayı belirleme sürecine değindi. 

Bu sürecin ,  dünya çapında 17 değerli ismin üniversite yönetimine talip olması ve meslektaşlarından güven oyu almasıyla sona erdiğini hatırlatan mezunlar, bu isimlerin üniversitenin ilkelerine sadık kalacaklarını, son yedi ayda yaşananların tekrarlanmaması, kuruma verilen hasarın hızla giderilebilmesi için çalışacaklarını beyan ettiğini vurguladı. 

“Öncelikle YÖK ve ilgili tüm kurumların bu açıklamaları ciddiye almasını, doğru değerlendirmesini ve yükseköğretimde yeni bir yönetişim modeline geçebilmemizi sağlayacak adımları, önerileri tartışmaya açmasını talep ediyoruz” diyen mezunlar, 2 Ağustos’tan sonra yaşanacak gelişmeler ne yönde olursa olsun, bu geçiş sürecinde, bu taleplerinin takipçisi olacaklarını, bilimsel ve evrensel ilkelerle işleyen yeni bir üniversiteye kavuşmamızı sağlayacak  yasal düzenlemelerin hayata geçmesi için mücadele edeceklerini belirttiler.  

Boğaziçi direnişinin Türkiye için milat olmasını isteyen mezunlar, “Sorunları ortada olan mevcut sistemin inanç, ısrar ve gayretle geride bırakabileceğimize, şimdiye kadar ertelenen, görmezden gelinen çözüm önerilerini tüm bileşenlerin ve aynı ideali paylaşan tüm kesimlerin katılımıyla tartışıp politika üretebileceğimize gönülden inanıyoruz” diye konuştu.  

Mezun Nöbetleri – 1 Ağustos 2021

Bugün 1 Ağustos  2021 Pazar. Boğaziçi direnişini genişletmek, akademisyenlerin ve öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla bir araya geldiğimiz onüçüncü  nöbetimiz.

Boğaziçi bileşenleri olarak özgür akademi, özerk üniversite talebiyle yedi aydır sürdürdüğümüz direnişimizde bu hafta, üniversitemizin tarihinde ilk kez yaşanan gelişmelere tanık olduk.

Akademisyenlerin başlattığı rektör adayı belirleme süreci,  dünya çapında 17 değerli ismin üniversite yönetimine talip olması ve meslektaşlarından güven oyu almasıyla sona erdi. Buna paralel olarak öğrenciler, idari kadro ve mezunlar da bir destek  oylaması gerçekleştirdiler.

Bu süreç sonunda YÖK’ün önünde Boğaziçi rektörlüğü için üniversitenin desteklediği uzun bir aday listesi bulunuyor. Üniversitemizin ilkelerine sadık kalacaklarını duyuran bu isimler, son yedi ayda yaşananların tekrarlanmaması, kuruma verilen hasarın hızla giderilebilmesi için çalışacaklarını beyan ederek üniversitelerde yaşanan yönetsel krizlerin aşılabilmesi için, değişim koşullarının oluşmasına katkı sağlayacaklarını duyurdular. 

Öncelikle YÖK’ün ve diğer ilgili kurumların bu çağrıyı ciddiye almasını, doğru değerlendirmesini ve yükseköğretimde yeni bir yönetişim modeline geçebilmemizi sağlayacak adımları, önerileri tartışmaya açmasını talep ediyoruz.

2 Ağustos’tan sonra yaşanacak gelişmeler ne yönde olursa olsun bizler, bu geçiş sürecinde, bu taleplerimizin takipçisi olacak, bilimsel ve evrensel ilkelerle işleyen yeni bir üniversiteye kavuşmamızı sağlayacak  yasal düzenlemelerin hayata geçmesi için mücadele edeceğiz.

Boğaziçi direnişi Türkiye için bir milat olsun istiyoruz.

Bizleri tüm farklılıklarımıza rağmen bir araya getiren bu direniş bundan sonra sadece bizi değil Türkiye’yi ileriye taşısın istiyoruz. “Boğaziçi dersleri” hepimize gerçekten ders olsun istiyoruz.

Çünkü sorunları ortada olan mevcut sistemi bu inanç, ısrar ve gayretle geride bırakabileceğimize, şimdiye kadar ertelenen, görmezden gelinen çözüm önerilerini tüm bileşenlerin ve aynı ideali paylaşan tüm kesimlerin katılımıyla tartışıp politika üretebileceğimize gönülden inanıyoruz.

Bizler, üniversitemizin kurumsal işleyişine zarar veren gayrimeşru tüm atamalar, uygulamalar sona erdirilene ve hukuka aykırı şekilde kurulan fakültelerle ilgili karar geri alınana kadar buradayız. Akademisyenlerin açtığı sayısız davanın da, öğrencileri eğitim haklarından mahrum bırakan soruşturma ve yargılamaların da takipçisi olmaya devam ediyoruz.

Kabul Etmiyoruz. Vazgeçmiyoruz.

Mezun Nöbetleri Basın Bülteni – 25 Temmuz 2021

“Aynı yanlış bizi doğruya ulaştırmayacak” 

Mezun nöbetinde buluşan Boğaziçililer, üniversitenin onayından geçmemiş, ilkeleriyle uyuşmayan bir rektörün asla kabul görmeyeceğini belirterek, aynı yöntemle yapılan rektör seçiminin ne kuruma ne de Türkiye’ye yarar sağlamayacağını vurguladı.

Boğaziçi Üniversitesi direnişini genişletmek ve akademisyenlerle öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla her pazar çevrimiçi nöbetle bir araya gelen Boğaziçi mezunları onikinci buluşmalarında, yeni rektör seçimiyle ilgili gelişmeleri değerlendirdi ve son yedi ayda üniversitelerinde yaşananların tekrar etmemesi için yapılması gerekenleri hatırlattı. 

Mezunlar nöbet sonrası yaptıkları açıklamada üniversitenin onayından geçmemiş, ilkeleriyle uyuşmayan bir yöneticinin asla kabul görmeyeceğini hatırlatarak, “İnat ve ısrarla, alelacele iş yapmanın ne kuruma ne de Türkiye’ye bir yarar sağlamayacağını, bu yanlışın bizi bir doğruya ulaştırmayacağını yeniden vurgulama ihtiyacı duyuyoruz” ifadesini kullandı.

“Önümüzdeki kritik dönemde akademisyenlerin başlattığı rektör adaylarını belirleme sürecinin ve duyurdukları kriterlerin destekçisi olmaya devam edecek, Boğaziçi derslerinden elde ettiğimiz somut değişim taleplerinin hayata geçmesi için gayret sarfedeceğiz” diye konuşan Boğaziçi mezunları, direniş sürecinden herkesin ders çıkarması gerektiğini belirtti. 

“Üniversitelerde yaşanan yönetsel krizlerin aşılabilmesi için, kalıcı dönüşüm ihtiyacının önemini daha iyi kavramalı, yükseköğretimde yeni bir yönetişim modeline geçebilmemizi, bilimsel ve evrensel ilkelerle işleyen yeni bir üniversiteye kavuşmamızı sağlayacak  yasal düzenlemeleri konuşmaya başlamalıyız”  diyen mezunlar özerk ve özgür üniversite için gerekli olan değişiklikler gerçekleşene kadar bu yolda çaba harcamaya devam edeceklerini duyurdu. 

Mezun Nöbetleri – 25 Temmuz 2021

Bugün 25 Temmuz  2021 Pazar. Boğaziçi direnişini genişletmek, akademisyenlerin ve öğrencilerin sesini çoğaltmak amacıyla mezunlar olarak bir araya geldiğimiz onikinci nöbetimiz.

Boğaziçi bileşenleri olarak geride bıraktığımız haftayı, üniversitemizde son iki yüz günde yaşananların tekrar etmemesi için neler yapılabileceğini konuşarak ve seçim arifesinde yolumuzu belirlemeye çalışarak geçirdik.

Ve bir şeyi farkettik hep beraber:

Boğaziçi direnişinin aslında ne olduğunu, sadece bize değil demokrasi mücadelesi veren herkese ne göstermeye çalıştığını durup düşünmemiz gereken bir andayız bugün.

Çünkü eğer aklımız ve vicdanımızla bakabilmişsek son yedi aya, bu mücadelenin bize öğrettiği bir şeyler olmalı mutlaka.

Bileşenler olarak bizler, neyin mücadelesini verdiğimizi çok iyi biliyor, üniversitenin onayından geçmemiş, ilkeleriyle uyuşmayan bir yöneticinin asla kabul görmeyeceğini, inat ve ısrarla, alelacele iş yapmanın ne kuruma ne de Türkiye’ye bir yarar sağlamayacağını, bu yanlışın bizi bir doğruya ulaştırmayacağını  yeniden vurgulama ihtiyacı duyuyoruz.

Önümüzdeki kritik dönemde akademisyenlerin başlattığı rektör adaylarını belirleme sürecinin ve duyurdukları kriterlerin destekçisi olmaya devam edecek, Boğaziçi derslerinden elde ettiğimiz somut değişim taleplerinin hayata geçmesi için gayret sarfedeceğiz.

Ancak öğrendiklerimiz bunlarla sınırlı kalmamalı artık.

Üniversitelerde yaşanan yönetsel krizlerin aşılabilmesi için, kalıcı dönüşüm ihtiyacının önemini daha iyi kavramalı, yükseköğretimde yeni bir yönetişim modeline geçebilmemizi, bilimsel ve evrensel ilkelerle işleyen yeni bir üniversiteye kavuşmamızı sağlayacak  yasal düzenlemeleri konuşmaya başlamalıyız artık.

Bizler, özerk ve özgür üniversite için gerekli olan değişiklikler gerçekleşene kadar bu yolda çaba harcamaya devam edecek, üniversitemizin kurumsal işleyişine zarar veren gayrimeşru tüm atamalar, uygulamalar sona erdirilene ve hukuka aykırı şekilde kurulan fakültelerle ilgili karar geri alınana kadar burada olacağız.

Akademisyenlerin açtığı sayısız davanın da, öğrencileri eğitim haklarından mahrum bırakan soruşturma ve yargılamaların da  takipçisi olmaya devam edeceğiz.

Kabul Etmiyoruz. Vazgeçmiyoruz.